9 Mart 2025 08:45

‘Diploma var, iş yok’

"AKP iktidarı son günlerde İBB Başkanı İmamoğlu’nun diploması üstünden bir karalama kampanyası yürütürken, bu tartışmalar arasında ciddi bir sorun atlanıyor: Diplomalı işsizler..."

‘Diploma var, iş yok’

Fotoğraf: ANKA

Burkay Rende
rende.burkay@gmail.com

Türkiye’de üniversite mezunlarının iş bulamama veya mezunu oldukları alanda çalışamama sorunu giderek daha da yaygın bir hal alıyor. Üniversite mezunu gençlerin hayallerinin ve arzularının, düşük ücretler, kötü ve sigortasız çalışma koşulları ve mobbing arasında sıkışmışlığını, bu sorunu yaşayan Elif ve Mert anlatıyor.

Elif, radyo ve televizyon bölümü mezunu. 26 yaşındaki Elif, mezun olduğu bölümle ilgili bir iş bulamadığı için İstanbul’da bir kafede barista olarak çalışıyor.

Elif, mezuniyetinin ardından yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Mezun olur olmaz iş başvurularına başladım ama genellikle deneyim eksikliğinden başvurularım olumsuz sonuçlandı. Olumlu olan birkaç başvurumdaysa ya sigortasız çalıştırmak istiyorlardı ya da asgari ücretten daha düşük bir ücret teklif ediyorlardı. Onları da ben istemedim. İlk birkaç ay umudumu kaybetmemeye çalıştım ama zaman geçtikçe daha çok hayal kırıklığı yaşadım. Şu an bir kafede barista olarak çalışıyorum ve açıkçası bu durum beni çok yıpratıyor.”

5 yıllık deneyime asgari ücret

Kendi alanında iş bulmanın zorluklarından bahseden Elif, “Maaşların düşüklüğünü geçtim, mesela başvurduğum bir reklam ajansı 5 yıllık bir tecrübe istemişti. Eğer 5 yıllık tecrübem olsaydı, beni asgari ücretle çalıştırmak isteyeceklerdi. Nasıl oluyor da herhangi bir diploma gereksinimi olmayan baristalıkla yıllarca okuduğum bölümden daha çok kazanabiliyorum? Daha çok kazanıyorum dediğim de asgari ücretin bin lira fazlası” diyor.

Elif, “Genel olarak ülkenin durumu zaten iç açıcı değil. Kimse ay sonunda hak ettiği maaşı alamıyor. Ama mesela bu ülkede dizi sektöründe, reklam sektöründe çok çok büyük paralar dönüyor. Bizlere asgari ücret, hatta daha da azını vermeye çalışmaları para kazanmadıkları için değil, bizim üzerimizden daha fazla kazanmak istemeleri” diyor.

Şu an bir yandan da KPSS’ye hazırlanan Elif şöyle devam ediyor: “Bu da ayrı bir stres kaynağı. Açılan kadrolar çok az ve rekabet inanılmaz bir düzeye ulaşmış durumda. Şu anki durumumda ailemin desteği olmasa İstanbul’da geçinebilmem imkansız. Ne yapacağımı bilmiyorum.”

‘Atanmak gerçekçi gelmiyor’

Mert ise 27 yaşında bir inşaat mühendisi. Mert, bir süre önce inşaat alanında iş bulamayacağına, bulsa da çalıştığının karşılığını alamayacağına ikna olarak iş aramayı bırakmış. Şu an İzmir’de ailesinin yanında yaşıyor.

2021 yılında mezun olan Mert, ‘serüvenini’ şöyle anlatıyor: “Birkaç şantiyede kısa süreli işlerde çalıştım ama düzenli bir iş bulamadım. Zaten bir mühendisi işe aldıklarında ona birkaç şantiyeyi birden veriyorlar, normalde her şantiyede ayrı bir inşaat mühendisinin ilgilenmesi lazım. Müteahhitler inşaat mühendislerini gereksiz gider olarak görüyorlar. O yüzden asgari ücret verip, birden fazla mühendisin işini yaptırmaya çalışıyorlar. Doğru düzgün tatil de yaptırmazlar, ‘Mal gelecek’ derler kaldırırlar yatağından.”

KPSS’ye girerek atanmaya çalışması da şimdilik gerçekçi değil Mert için: “Şu an taban puanları aşırı yükselmiş durumda, minimum 89-90 almanız gerekiyor. Bu puanı almayı başarsanız da atanmama ihtimaliniz oldukça fazla. En son atanan inşaat mühendisi sayısı 20 küsurdu. Açıkçası, bu kadar çok insanın açıkta olduğu bir alanda o 20 küsur kişiden birisi olmaya çalışmak bana pek inandırıcı gelmiyor maalesef. O insanların gerçekten sınavla mı alındığı yoksa başka yollarla mı alındığını da sorguluyor insan böyle bir ülkede. Bu da inancımı ve kendime güvenimi kırıyor.”

‘Gençleri ya kasiyer ya da kurye yaptılar’

Gelecek planını sorduğumuzdaysa şöyle yanıt veriyor: “Birçok arkadaşım yurt dışına gitti. Orada çok iyi şartlarda yaşadıklarını söyleyemem ama buradaki hayatlarından daha iyi durumdalar. Ben aslında gitmek istemiyordum ama artık burada bu denli değersiz hissetmek beni çok yordu, artık çok da mantıksız gelmiyor. Bir insan bu yaşta nasıl bu kadar yıpranabilir, umutsuz olabilir? Burada iş bulana kadar zaten geçinemiyorsun, bulduktan sonra da eline geçen asgari ücret yine yetmiyor geçinmeye. Her ile üniversite açarken gururlananlar bütün gençleri kasiyer ya da kurye yaptılar. Boşuna uğraştık da okuduk gibi hissediyorum. Bu düşüncelerle en son ailemin yanına dönüp, iş aramaktan da vazgeçtim. Diploma var ama iş yok.”

Üniversite mezunları iş cinayetlerinde ölüyor

Türk Eğitim Derneğinin 18-24 yaş arasındaki gençleri kapsayan verilerine göre gençlerin yüzde 31.1’i ne eğitimde ne istihdamda gözüküyor. Üniversite diploması olan kadınların yüzde 38.2’si, üniversite diploması olan erkeklerin yüzde 13.4’ü işsiz.

Öte yandan kendi alanlarında iş bulamayan üniversite mezunları iş cinayetlerinde hayatını kaybediyor. Son birkaç yıldır basın yansıyan ölümler şu şekilde:

- Atanmadığı için Akkuyu Nükleer Santralinde işçi olarak çalışmaya başlayan 26 yaşındaki İngilizce Öğretmeni İlyas Bul, iş sahasında düştü. Beyin kanaması geçiren Bul, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.

- Ataması yapılmayan Sosyal Bilgiler Öğretmeni Hasan Songur, Manisa Organize Sanayi Bölgesinde yer alan Sarp Plastik’te işbaşı yaptı. Songur, işe giriş tarihinden 20 gün sonra enjeksiyon makinesine düşen parçayı almaya çalıştığı sırada pistonların kapanmasıyla yaşamını yitirdi.

- Ataması yapılmayan 23 yaşındaki Beden Eğitimi Öğretmeni Fedai Altun, çalıştığı inşaat işinde elektrik akımına kapılarak yaşamını yitirdi.

- İzmir’de üniversiteyi bitirdikten sonra ailesine yardım etmek için inşaatta çalışan Mehmet İsa Dumlu alçı işleri yaptığı inşaatın beşinci katında, dengesini kaybedince asansör boşluğuna düştü, hayatını kaybetti.

Evrensel'i Takip Et